7 Nisan 2010 Çarşamba

İrmikli Puding

Kısa sürede hazırlanabilen bu tarif, özellikle gece ortaya çıkan tatlı krizlerinizde imdadınıza yetişecek türden. İrmik, şeker, süt gibi evde bulunan malzemelerle hazırlayacağınızın tatlınız, irmik ve meyveli puding katmanları üzerine koyacağınız karadutlu ve limonlu dondurmayla ebruli bir görüntüye bürünecek.
Malzemeler:
5 bardak süt (700 ml),
1 bardak irmik (150 gr),
½ bardak toz şeker (85 gr),
4 kaşık ceviz içi (50 gr),
1 paket hazır puding (muzlu, çilekli vb.),
Birer top Carte d’Or Classic Karadut ve Limonlu Dondurma

Hazırlanışı:
2,5 bardak sütü ve şekeri tencereye koyun. İrmiği ilave edip tahta kaşık ile karıştırarak pişirin. Cevizleri robotta irice çekin. Pudingi ateşten almadan önce cevizi ekleyin. Birkaç dakika karıştırdıktan sonra porsiyonluk servis kaplarına paylaştırıp soğumaya bırakın.

Kalan süt ile pudinginizi hazırlayın. Ilınan tatlının üstüne yayıp tekrar soğumaya bırakın. Birer top Carte d’Or Classic Karadut ve Limonlu Dondurma ile servis yapın.

27 Mart 2010 Cumartesi

Demli Bir Çayınızı İçmeye Geliyoruz!

Dondurmalı Blog’ta bundan böyle, yörelerinizi tanıtan bilgi ve fotoğraflara yer vereceğiz. Yaşadığınız yeri en iyi sizin anlatacağınızı düşünüyoruz. Gelin birlikte, hafta sonu veya yıllık tatil planı yapanlara, gurme gezisine çıkacaklara veya “çok okuyan bilir” diyenlere yörelerinizi birlikte anlatalım.
Yörenizin tarihçesine ilişkin bir öykü-masal, yörenize mal olmuş bir yemek ve tarifi, piknik yapılacak ören yeri, içimizi açacak doğal güzellikler, romantik bir akşam yemeği yenecek restoran, gezi dönüşü verilecek yarım elma gönül alma hediyeleri… Bunları ve daha fazlasını yazmak ve fotoğraflarla süslemek ister misiniz?

Yanıtınız evet ise, yazınızı ve fotoğraflarınızı dondurmaliblog.blogspot(at)gmail.com adresine göndermenizi bekliyoruz. Sizden gelecek bilgileri derledikten sonra fotoğraflarıyla birlikte adınızı belirterek http://dondurmaliblog.blogspot.com’da yayınlayacağız.

Bilgi birikiminizi ve önerilerinizi bizler ile paylaşacağınız için şimdiden teşekkür ederiz.
Sevgilerimizle

26 Mart 2010 Cuma

Ağzımızdaki Bakterilerin Sayısı, Gezegenimizdeki İnsan Sayısından Daha Fazla!

Ağzımızdaki bakterilerin sayısı, gezegenimizde yaşayan insan sayısından daha fazladır. Dolayısıyla, nefesimizin güzel kokmasını istiyorsak, dişlerimizi düzenli olarak temizlememiz büyük önem taşır.

Dün Akşam Yediğim Baharatlı Yemekten Olmalı!

Kötü ağız kokusuna sonsuz sayıda bahane bulabiliriz. Yediğimiz gıdalardan, bazılarımızın içtiği alkollü içeceklere kadar birçoğunun bundaki rolü büyüktür. Ama esas neden, kötü ağız hijyenidir.

Kötü ağız kokusunun en büyük suçluları; ağzımızın girintileri arasına ve özellikle dilimizin arka kısmına gizlenmiş milyarlarca bakteridir. Her zamanki gibi önlem, tedaviden iyidir.

En iyi savunma; dişlerimizi, dişetlerimizi ve dilimizi anti bakteriyel bir diş macunu ile düzenli olarak fırçalamaktır. Dilimizin en arka kısmına erişmek için diş fırçasını ağzımızın iyice arkasına kadar itmemiz gerekir. Aman dikkat edin, boğulmayın! Biraz midemiz kalkabilir, ama böylece doğru noktaya ulaştığımızı anlarız.
Sigara ve içki içmeyi bırakmak da işe yarayacaktır.
 
Sık sık diş fırçamızı yenisiyle değiştirmeyi de unutmayalım. Bunu en az üç ayda bir yapmalıyız. Böylece diş fırçasının kıllarının plakları temizleyebilecek durumda olduklarından ve sağlıklı dişetlerine sahip olacağımızdan emin olabiliriz. Ayrıca kullanmadan önce diş fırçamızın kuru olduğundan emin olalım. Islak ya da nemli fırçaların bakteri dolu olma ihtimali yüksektir.